>
you're reading...
Ajans

Odeon Müzik: Grünberg ailesi tarihi mirası devretti

Türk Yahudileri tariihinde bir sayfa çevrildi: Grünbergler'in Odeon'u el değiştirdi

Odeon’nun İstanbul temsilciliğini, 87 yıldır 3 kuşak boyunca yürüten bir Musevi ailesi olan Grünbergler, üç kuşak sonra on bin müzik eserini arşivinde barındıran Odeon Müzik’i, Avrupa Müzik’e sattı.
Dani Grünberg, el değiştirme işlemi için; “1924’ten bu yana, 3 kuşaktır ailemiz tarafından yönetilen, müzik sektöründe pek çok yeniliğe öncülük etmiş ve 87 yıl ayakta kalmayı başarabilmiş Odeon’da bayrağı devretme vakti gelmişti ve yeni bir enerji gerekiyordu. Aradığımız dinamizmi, Avrupa Müzik’te, sevgili Cengiz ve Deniz Erdem kardeşlerde bulduk. Birlikte olduğumuz bu uzun yolculukta; bize yoldaşlık etmiş, yorumcu, besteci, söz yazarı, aranjör, prodüktör ve bizimle birlikte olan bütün dostlarımıza, her şeyden önemlisi tüm müzikseverlere çok teşekkür ederim”, dedi. Yayınlanan basın açıklamasında; “Birlikte olduğumuz bu uzun, meşakkatli ama bir o kadar da keyifli yolculukta; bize ilk günden itibaren yoldaşlık etmiş, birbirinden değerli yüzlerce yorumcu, besteci, söz yazarı, aranjör, prodüktör ve bizimle birlikte olan bütün dostlarımıza, her şeyden önemlisi tüm müzikseverlere; bana, aileme, şirketimize, albümlerimize göstermiş olduğunuz ilgiye, samimi desteğe ve katkılarınıza çok teşekkür ederim”, diye ekledi.
ODEON Yılları
Jak Grünberg tarafından kurulan Odeon Müzik Taş Plaklardan CD’ye kadar müzik teknolojisinin tüm aşamalarında üretimde bulundu. 1925 yılında Hafız Ahmet Bey’le başlayan albümler, Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses , Safiya Ayla, Münir Nurettin Selçuk gibi Türk musikisinin dev isimleri ile çalıştı. Odeon müzik Türk popunun başlangıcı olarak tarihe geçen “Bak Bir Varmış Bir Yokmuş” adlı plağı da müzik marketlere sunarak Türk popunun ilk temellerini de attı. Yetmişli yıllarda Tanju Okan , Nilüfer , Füsün Önal gibi isimlere albüm üreten Odeon Müziğin arşivinde Dario Moreno , Zeki Müren , Rana & Selçuk Alagöz , Juanito gibi isimlerin önemli eserlerini de içeriyor. Odeon’da 1924 ile 1980 yılları arasında sürdürülen yapımcılık faaliyetlerine 1980–1990 yılları arasında ara verildi ve daha çok işin sanayicilik kısmına eğilindi. CD, kaset üretimimiz hâlâ da devam ediyor. Dani Grünberg 1990 yılında Türkiye’ye döndükten sonra ‘Bizim ciddi bir arşivimiz var. Neden bunları tasnif etmiyoruz ve değerlendirmiyoruz’ diye düşündü ve uzun bir tasnif çalışması başlatıldı. 1990–99 yılları arasında arşivdeki bantlar, plaklar datlara, CD’lere aktarıldı.
Taş plak yani ‘mekanik kayıt’ adı verilen yöntemlerle Hafız Ahmet Bey ile başlayan ilk kayıtlar, Sadettin Kaynak, Hafız Kemal ve Afife Hanım gibi dönemin ünlü sesleriyle devam ediyor. Ayrıca 1930’lu yıllarda gerçekleşen kayıtlarda Türk Sanat Müziği dalında Kemani Selanikli Mustafa, Udi Yorgo Bacanos; Türk Halk Müziği dalında da Ürgüplü Refik Başaran ve Adanalı Aziz Şenses gibi pek çok değerli sanatçı bulunuyor.
Kısa zamanda büyük gelişme gösteren plak teknolojisi sayesinde, dakikada 78 devirle dönen taş plaklar, 60’lı yıllarda yerini dakikada 45 devirle dönen 45’liklere, 70’lerde ise dakikada 33 1/3 devirle dönen ve dinleme süresi 30-35 dakika olan 33’lük ya da LP (longplay) diye anılan plaklara bıraktı. Odeon, 1930’lu yılların sonlarında İstanbul Radyosu’nun önemli sanatçılarından Vedia Rıza Giz ile 1940’ların sonunda ise Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses, Safiye Ayla, Münir Nurettin Selçuk gibi pek çok ünlü sanatçıyla çok önemli çalışmalar gerçekleştirdi.
1974 yılında Plaksan A. Ş.’yi kuran ve yapımcı kimliğinin yanı sıra sanayiye de yönelerek, önce ‘vinyl’ plak hemen ardından da kaset üretimine başlayan Odeon, 1992’de Türkiye’nin ilk CD fabrikasını açarak bu yepyeni formatın hızlı bir şekilde yayılmasını sağladı. Yani hem sanayici hem de Türkiye’nin ilk stüdyolarından birisi olma ve yapımcı kimlikleriyle ile devam etti Odeon’da çalışmalar. Ajda Pekkan’ın ilk albümleri Odeon’dan çıktı. Nilüfer’in keşfi Odeon tarafından yapıldı. Nino Varon, Odeon’da prodüktörlük yaparken Nilüfer’i keşfetti. Nilüfer’in 1972-80 yılları arasındaki bütün plakları ve LP’leri Odeon’dan yayınlandı. Odeon Fecri Ebcioğlu’nun ‘Bak Bir Varmış Bir Yokmuş’ parçasını İlham Gencer’in sesiyle ilk kez plağa bastı.
Odeon yöneticileri, bir pop dalgasının önlenemez bir şekilde yükselmekte olduğunu görerek bu konuya odaklandı. Odeon, Türkçe pop şarkılar söylenmesi konusunda ısrar etti ve başardı. Yolu açtı ve kısa bir zaman içinde binlerce isim bu yoldan geçmek istedi. 1965-1980 yılları arasında da Odeon çok yoğun bir şekilde Türk müziğinin üç dalında da (Türk Sanat Müziği, Türk Halk Müziği, Türk Pop Müziği) sayısız prodüksiyonlara imza attı. , Türk Sanat Müziği arşivinden bir araya getirdiği, Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses, Zeki Müren, Mediha Demirkıran, Nesrin Sipahi gibi birbirinden değerli pek çok sanatçının bulunduğu, ‘Evvel Zaman İçinde 1-2-3’ adlı karma albümleri ve Zeki Müren 1-2, Müzeyyen Senar 1-2, Nesrin Sipahi 1-2-3-4, Mustafa Sağyaşar 1-2-3, Yaşar Özel 1-2-3, Mediha Demirkıran, Perihan Altındağ Sözeri, Ziya Taşkent, Serap Mutlu Akbulut albümlerini müzikseverlerle buluşturdu… Ayrıca yeni bir seriye başlayarak önemli bestecilerin eserlerini bir araya getirdiği “Bestekârlar Serisi” hazırladı ve ilk örnekleri olarak Baki Duyarlar ve Şekip Ayhan Özışık eserlerinden oluşan 2 albümü piyasaya sundu. ‘Harman 1-2-3’, ‘Ozanlar’, ‘Bahr-i Siyah’ ve ‘Anacığım’ adlı karma albümler piyasaya sunuldu. ‘Harman’ albümlerinde Hacı Taşan, Ahmet Gazi Ayhan, Aliye Akkılıç, Fatma Türkan Yamacı gibi Halk Müziğimizin birbirinden önemli sesleri bir arada. “Ozanlar” albümü ise çoğunluğu Alevi-Bektaşi Ozanlarından oluşan, Aşıklık geleneğini yansıtan bir albüm. Albümde Ali Ekber Çiçek, Aşık Veysel, Davut Sulari, Muharrem Ertaş gibi çok değerli ozanlarımız yer almakta. ‘Bahr-i Siyah’ isminden de anlaşılacağı üzere Karadenizli sanatçıların sesinden ve kemençesinden oluşturulmuş özel bir karma, ‘Anacığım’ ise annelerimiz için özel türkülerden oluşmakta. Seri Rıza Konyalı, Hacı Taşan albümleriyle devam ediyor.
Ayrıca Türk Halk Müziği dalında ilk solo albümü Nurettin Dadaloğlu-Odeon Yılları albümü oldu. Sanatçı Orta Anadolu’nun önemli sesi, uzun havalarıyla meşhur. ‘Raks-ı Fasıl’ ve ‘Şark-ı Ahenk’… Bu iki albüm tamamen enstrümantal eserlerden oluşuyor. ‘Raks-ı Fasıl’; Mustafa Kandıralı, Erköse Kardeşler gibi çok önemli saz üstadlarının icrasının bulunduğu, karşılamalar, çiftetelliler, longalar ve bir çok oyun havasının bulunduğu bir albüm. ‘Şark-ı Ahenk’ ise Karadeniz’den, Doğu Adadolu’ya, Çukurova’ya, Ege’ye uzanan, Recep Dinletir, Kenan Seferoğlu, Remzi Bekar gibi üstadların icralarının yer aldığı davul-zurna, kemençe, tulum, bağlama, klarinet, keman, kanun ile birbirinden güzel eserlerin bulunduğu bir albüm. Bu albümleri Aliye Akkılıç, Fatma Türkan Yamacı, Aziz Şenses, Picoğlu Osman ve son olarak da Rıza Konyalı solo albümleri takip ediyor.

Tartışma

Odeon Müzik: Grünberg ailesi tarihi mirası devretti” için bir yanıt

  1. Teşekkürler odeon

    Posted by emin | 31 Ağustos 2016, 9:57 pm

Yorumunuz

Stats